İngiltere bir gecede nasıl da tecrit edildi! Çok vahim bir hata bu! Salgın elbette bitecek. Dünya, Bill Gates gibi açgözlülerle savaşacak.
İngiltere’de; COVID-19 virüsünün mutasyona uğramış halinin ortaya çıkması büyük korkuya neden oldu. Bütün Avrupa’da tam anlamıyla bir panik başladı.
Bir yılda 1 milyon 700 bin kişinin ölümüne neden olan, ülkeleri kapatan, ekonomiyi neredeyse durduran, sosyal hayatı bitiren virüs, en önemlisi de, insan ırkının gelecek umutlarına çok ağır darbe vurdu.
Tam da “aşı bulundu, tedavi geliştiriliyor, bu kışı da atlatırsak bu iş bitti” derken İngiltere’deki olay patlak verdi. Mutant Virüsün yüzde yetmiş daha hızlı yayıldığı ilân edildi.
Virüsü insanlığa karşı silâh gibi kullanıyorlar.
Şunu not edelim: Virüsün üretildiği, kasıtlı olarak yayıldığı, kitlelerin bu şekilde yeniden dizayn edilmek istendiği, aşı ve ilaç şirketlerin bu gücü insanlığın aleyhine kullandığı, birkaç şirket ve ailenin dünyanın başına belâ olduğu, daha fazla aşı ve ilaç satmak için virüsü bir silâh gibi kullandığına dair küresel ölçekte yaygın bir kanaat var.
Müthiş bir korku pazarlıyorlar.
Bu kanaat küçümsenmemeli. Ve giderek bir öfkeye dönüşebileceği öngörülmeli. Eğer öfkeye dönüşürse, özellikle Avrupa’da çok sarsıcı toplumsal reaksiyonlar oluşabilir. Bunun siyasi ve sosyal etkileri var olan kurulu düzenleri tersyüz edebilir. Tahminim, oraya doğru akıyor.
İngiltere bir gecede nasıl da tecrit edildi! Bu panik çok tehlikeli..
Önceki akşam yaşananlar, “Mutant Virüs” kadar tehlikeliydi. Korku ve salgının devletler düzeyinde paniğe neden olduğu, bu iş tutuş tarzıyla kitlelerde panik havası estirildiği gibi bir sonuç var önümüzde.
Avrupa ülkeleri çok hızlı biçimde, ardı ardına İngiltere ile uçuşları kapattı. Ardından dünyanın birçok ülkesi aynı yolu izledi. Uçaklar indirilmedi, inen uçaklar da kendi vatandaşlarını aldılar, İngilizleri geri çevirdiler. AB’nin 27 ülkesi, İngiltere ile sadece hava ulaşımını değil, deniz ve tren ulaşımını da kapatmaya hazırlanıyor.
Bu ilk başta salgına karşı bir hassasiyettir, doğru. Eğer mutasyona uğramış virüs Almanya’da orta çıksa, İngiltere de aynısını yapacaktı. Bu psikolojik ortamda her ülkeye aynısı yapılacaktı.
Ülkeler kendi içinde ölüme terkedilecek?
Ama salgın devletlerin, milletlerin birbiriyle hesaplaşma aracı olmamalı. Hiçbir ülke, bu şekilde tecrit edilmemeli. Yalnız bırakılmamalı. Kendi evine kapatılmamalı. Kendi başına bırakılmamalı.
Yarın aynı şey bir başka ülkeye yapılacak. Ülkeler birbirinden kopacak, kendi başına bırakılacak. Kendi kaderine terkedilecek. Ülkeler karantinaya alınacak, kendi içinde ölüme terkedilecek.
Bu, insanlık için vahim bir geleceğe işaret ediyor. Milletlerin birbirinden kopmasına, dayanışma alanlarının yok oluşuna, ortak savunmanın bitişine, birçok ülkenin çöküşe sürüklenmesine yol açacak.
İngiltere’den yükselen açıklamaların biçimi, bir günde yalnız kalmasıyla sonuçlandı. Bir günde bütün ülkeler onu yalnız bıraktı. Salgına karşı en büyük ilaç ortak mücadeledir.
Tedbir-korku çizgisi aşılırsa: Devletler çöker, şehirler otonom arayışlara başlar.
Tedbir ile korku arasındaki çizgi kontrol edilemezse, felâket bir gelecek bizi bekliyor olacaktır. İşte o korkunun dünyayı nerelere sürükleyeceğini kimse tahmin bile edemez.
Devlet otoritesi çöker, bölgeler ve şehirler içe kapanır, otonom bir arayış öne çıkar. Özellikle Avrupa’da bu yönde çok tehlikeli toplumsal reaksiyonlar birden patlayabilir.
Bu aşamadan sonra iş bambaşka bir boyut alabilir. Ülkeler birbirini suçlamaya, birbirinden hesap sormaya, bütün hesaplarını salgın üzerinden görmeye başlayacak.
Böyle bir eğilim başladı bile. Uluslararası ilişkiler, pandemiye göre yeni bir hal, biçim alıyor. Her ne kadar insani nutuklar atılsa da, ikili ilişkiler, ülkelerin durumuna göre zayıflayıp güçlenebiliyor.
Ülkeler arası kopuşlar savaşlara neden olur.
Daha şimdiden Avrupa Birliği üst yapısı dağıldı. Ortak alanlar tükenmek üzere. Ülkeler yalnız bırakılıyor, ortak Avrupa düşüncesi ve dayanışması tarih oluyor.
İngiltere örneği, korku, panik ve bencilliğin nasıl bir gelecek oluşturabileceğine dair bize çok sağlam işaretler veriyor.
Salgın karşısında dayanışma göstermesi gerekenler tamamen birbirinden kopuyorsa, daha büyük felâketlerde bu kopuşun savaşlara bile neden olabileceğini öngörebilmeliyiz.
Virüs ve salgın, üretildi mi? Yayılması kontrollü biçimde mi yürütülüyor? Bu ve daha birçok soru hemen herkesin zihninde var. Çok yoğun şüphe ve endişe söz konusu.
Dünyayı, Bill Gates gibilerin açgözlülüğüne ve korkunç hesaplarına teslim edemeyiz.
İşin bu tarafı kesin değil ama kesin olan bir şey var: Birileri salgın üzerinden, virüs üzerinden, korku üzerinden bir hesap yapıyor. Bu, açık… Korku ve panik yayarak bunu ekonomik güce, siyasi güce, küresel iktidar inşasına dönüştürmeye çalışıyorlar.
Tek merkezli dünya, şirketlerin yönettiği dünya, açgözlülüğün hâkim olduğu dünya, insan ırkını mahvetme adına kendi saltanatlarının hüküm sürdüğü dünya için çalışıyor.
Böyle devam ederse, yakın gelecekte toplumlar kadar devletler de bu kartellerle mücadele etmeye mecbur kalabilir. Çünkü bu, insanlık tarihinin gördüğü en tehlikeli, en ölümcül sömürgecilik şekli olacaktır.
Dünya, Bill Gates ve benzerlerinin korkunç düşüncelerine, doyumsuzluklarına, insan ırkı üzerindeki yok oluş hesaplarına karşı sahipsiz, savunmasız bırakılamaz.
Salgın Avrupa için tarihin sonu oldu.
Bir not daha ekleyeyim:
11 Eylül terör saldırıları nasıl ABD’nin durmasının, gerilemesinin, çöküş sürecinin başlangıcı olmuşsa, korona salgını da Avrupa için öyle olmuştur. Salgın kontrol edilse de, bir daha Avrupa merkezli bir düşünce inşa edilemeyecek, Avrupa ana karasının küresel iktidar alanı toparlanamaz şekilde dağılacaktır.
Şahsen; ne kadar panik ve korku yayılırsa yayılsın, ne kadar mutasyona uğrarsa uğrasın COVID-19 salgınının Ocak sonundan itibaren zayıflayıp bu baharda sona ereceğine inanıyorum.
Salgın bitecek. Peki kim çökecek kim yükselecek?
Ama açtığı yaraların, sebep olduğu yeni düzen arayışlarının dünyayı tamamen değiştireceğini de görüyorum. Siyasetten sosyolojiye, toplumsal psikolojiden ortak yaşama kültürüne, teknolojiden savunmaya, ulusal arayışlardan ulus üstü yapılanmalara kadar, her şeyi değiştirecek.
Bu keskin değişim birçok ülke için çöküş anlamına gelecek. Ama bazı ülkeler için olağanüstü bir yükselişin, güç inşasının kapılarını açacak. Türkiye, yükseliş ülkelerinin en güçlü adayıdır. Bu artık kesindir, nettir.
İngiltere’de; COVID-19 virüsünün mutasyona uğramış halinin ortaya çıkması büyük korkuya neden oldu. Bütün Avrupa’da tam anlamıyla bir panik başladı.
Bir yılda 1 milyon 700 bin kişinin ölümüne neden olan, ülkeleri kapatan, ekonomiyi neredeyse durduran, sosyal hayatı bitiren virüs, en önemlisi de, insan ırkının gelecek umutlarına çok ağır darbe vurdu.
Tam da “aşı bulundu, tedavi geliştiriliyor, bu kışı da atlatırsak bu iş bitti” derken İngiltere’deki olay patlak verdi. Mutant Virüsün yüzde yetmiş daha hızlı yayıldığı ilân edildi.
Virüsü insanlığa karşı silâh gibi kullanıyorlar.
Şunu not edelim: Virüsün üretildiği, kasıtlı olarak yayıldığı, kitlelerin bu şekilde yeniden dizayn edilmek istendiği, aşı ve ilaç şirketlerin bu gücü insanlığın aleyhine kullandığı, birkaç şirket ve ailenin dünyanın başına belâ olduğu, daha fazla aşı ve ilaç satmak için virüsü bir silâh gibi kullandığına dair küresel ölçekte yaygın bir kanaat var.
Müthiş bir korku pazarlıyorlar.
Bu kanaat küçümsenmemeli. Ve giderek bir öfkeye dönüşebileceği öngörülmeli. Eğer öfkeye dönüşürse, özellikle Avrupa’da çok sarsıcı toplumsal reaksiyonlar oluşabilir. Bunun siyasi ve sosyal etkileri var olan kurulu düzenleri tersyüz edebilir. Tahminim, oraya doğru akıyor.
İngiltere bir gecede nasıl da tecrit edildi! Bu panik çok tehlikeli..
Önceki akşam yaşananlar, “Mutant Virüs” kadar tehlikeliydi. Korku ve salgının devletler düzeyinde paniğe neden olduğu, bu iş tutuş tarzıyla kitlelerde panik havası estirildiği gibi bir sonuç var önümüzde.
Avrupa ülkeleri çok hızlı biçimde, ardı ardına İngiltere ile uçuşları kapattı. Ardından dünyanın birçok ülkesi aynı yolu izledi. Uçaklar indirilmedi, inen uçaklar da kendi vatandaşlarını aldılar, İngilizleri geri çevirdiler. AB’nin 27 ülkesi, İngiltere ile sadece hava ulaşımını değil, deniz ve tren ulaşımını da kapatmaya hazırlanıyor.
Bu ilk başta salgına karşı bir hassasiyettir, doğru. Eğer mutasyona uğramış virüs Almanya’da orta çıksa, İngiltere de aynısını yapacaktı. Bu psikolojik ortamda her ülkeye aynısı yapılacaktı.
Ülkeler kendi içinde ölüme terkedilecek?
Ama salgın devletlerin, milletlerin birbiriyle hesaplaşma aracı olmamalı. Hiçbir ülke, bu şekilde tecrit edilmemeli. Yalnız bırakılmamalı. Kendi evine kapatılmamalı. Kendi başına bırakılmamalı.
Yarın aynı şey bir başka ülkeye yapılacak. Ülkeler birbirinden kopacak, kendi başına bırakılacak. Kendi kaderine terkedilecek. Ülkeler karantinaya alınacak, kendi içinde ölüme terkedilecek.
Bu, insanlık için vahim bir geleceğe işaret ediyor. Milletlerin birbirinden kopmasına, dayanışma alanlarının yok oluşuna, ortak savunmanın bitişine, birçok ülkenin çöküşe sürüklenmesine yol açacak.
İngiltere’den yükselen açıklamaların biçimi, bir günde yalnız kalmasıyla sonuçlandı. Bir günde bütün ülkeler onu yalnız bıraktı. Salgına karşı en büyük ilaç ortak mücadeledir.
Tedbir-korku çizgisi aşılırsa: Devletler çöker, şehirler otonom arayışlara başlar.
Tedbir ile korku arasındaki çizgi kontrol edilemezse, felâket bir gelecek bizi bekliyor olacaktır. İşte o korkunun dünyayı nerelere sürükleyeceğini kimse tahmin bile edemez.
Devlet otoritesi çöker, bölgeler ve şehirler içe kapanır, otonom bir arayış öne çıkar. Özellikle Avrupa’da bu yönde çok tehlikeli toplumsal reaksiyonlar birden patlayabilir.
Bu aşamadan sonra iş bambaşka bir boyut alabilir. Ülkeler birbirini suçlamaya, birbirinden hesap sormaya, bütün hesaplarını salgın üzerinden görmeye başlayacak.
Böyle bir eğilim başladı bile. Uluslararası ilişkiler, pandemiye göre yeni bir hal, biçim alıyor. Her ne kadar insani nutuklar atılsa da, ikili ilişkiler, ülkelerin durumuna göre zayıflayıp güçlenebiliyor.
Ülkeler arası kopuşlar savaşlara neden olur.
Daha şimdiden Avrupa Birliği üst yapısı dağıldı. Ortak alanlar tükenmek üzere. Ülkeler yalnız bırakılıyor, ortak Avrupa düşüncesi ve dayanışması tarih oluyor.
İngiltere örneği, korku, panik ve bencilliğin nasıl bir gelecek oluşturabileceğine dair bize çok sağlam işaretler veriyor.
Salgın karşısında dayanışma göstermesi gerekenler tamamen birbirinden kopuyorsa, daha büyük felâketlerde bu kopuşun savaşlara bile neden olabileceğini öngörebilmeliyiz.
Virüs ve salgın, üretildi mi? Yayılması kontrollü biçimde mi yürütülüyor? Bu ve daha birçok soru hemen herkesin zihninde var. Çok yoğun şüphe ve endişe söz konusu.
Dünyayı, Bill Gates gibilerin açgözlülüğüne ve korkunç hesaplarına teslim edemeyiz.
İşin bu tarafı kesin değil ama kesin olan bir şey var: Birileri salgın üzerinden, virüs üzerinden, korku üzerinden bir hesap yapıyor. Bu, açık… Korku ve panik yayarak bunu ekonomik güce, siyasi güce, küresel iktidar inşasına dönüştürmeye çalışıyorlar.
Tek merkezli dünya, şirketlerin yönettiği dünya, açgözlülüğün hâkim olduğu dünya, insan ırkını mahvetme adına kendi saltanatlarının hüküm sürdüğü dünya için çalışıyor.
Böyle devam ederse, yakın gelecekte toplumlar kadar devletler de bu kartellerle mücadele etmeye mecbur kalabilir. Çünkü bu, insanlık tarihinin gördüğü en tehlikeli, en ölümcül sömürgecilik şekli olacaktır.
Dünya, Bill Gates ve benzerlerinin korkunç düşüncelerine, doyumsuzluklarına, insan ırkı üzerindeki yok oluş hesaplarına karşı sahipsiz, savunmasız bırakılamaz.
Salgın Avrupa için tarihin sonu oldu.
Bir not daha ekleyeyim:
11 Eylül terör saldırıları nasıl ABD’nin durmasının, gerilemesinin, çöküş sürecinin başlangıcı olmuşsa, korona salgını da Avrupa için öyle olmuştur. Salgın kontrol edilse de, bir daha Avrupa merkezli bir düşünce inşa edilemeyecek, Avrupa ana karasının küresel iktidar alanı toparlanamaz şekilde dağılacaktır.
Şahsen; ne kadar panik ve korku yayılırsa yayılsın, ne kadar mutasyona uğrarsa uğrasın COVID-19 salgınının Ocak sonundan itibaren zayıflayıp bu baharda sona ereceğine inanıyorum.
Salgın bitecek. Peki kim çökecek kim yükselecek?
Ama açtığı yaraların, sebep olduğu yeni düzen arayışlarının dünyayı tamamen değiştireceğini de görüyorum. Siyasetten sosyolojiye, toplumsal psikolojiden ortak yaşama kültürüne, teknolojiden savunmaya, ulusal arayışlardan ulus üstü yapılanmalara kadar, her şeyi değiştirecek.
Bu keskin değişim birçok ülke için çöküş anlamına gelecek. Ama bazı ülkeler için olağanüstü bir yükselişin, güç inşasının kapılarını açacak. Türkiye, yükseliş ülkelerinin en güçlü adayıdır. Bu artık kesindir, nettir.
Biz buna hazırlanalım.
ABD ve Avrupa’ya sesleniyoruz.. Türkiye’yi tehdit etmeyi bırakın! Bu riyakarlığa artık bir son verin!
PKK Gara’da, onlar içeride infaz yaptı. “Büyük Umutlar Ülkesi”: Artık her şey masada…
Dün Osmanlı’yı yıkanlar, bugün Türkiye’yi satıyor. Bu ‘son savunma’dır. Gurka’lara boyun eğecek değiliz biz!
Gara’da 13 şehit. Ne o? Terörü Dolmabahçe önlerine mi taşıyacaksınız! Muhalif partiler. Terörle, Kandil’le ilişkinizi kesin!
İnanmıyorsan göğe bak! Bilginin, zihnin, hızın sınırları zorlanıyor…
Ne o? İkinci 15 Temmuz’a mı hazırlık yapıyorsunuz? Osmanlı’yı yıkanlarla, Türkiye’yi yıkmak için, pazarlık yapıyorsunuz!
Türkiye Ekseni saldırı altında.. Kaybedeceksiniz!
Dünyada “Büyük Türkiye”, içeride “son bozguncular.” Bu bir iç politika meselesi değil, “içeriden kuşatma” meselesidir.
Çatışma İstanbul’da, Kahire’de değil, Paris, New York sokaklarında olacak.
O gemiye kimin korsanı saldırdı? Neden herkes ‘Fransa’ dedi? İşte modern korsanlık örnekleri.
Biden’den kimler sinyal bekliyor? Bu silik, aciz adam size yardım edemez.
ABD içeriden kuşatıldı! Başkenti işgal altında. Çöküş durdurulamaz.
Sosyal medya şirketleri, ABD’den sonra ilk hedef Türkiye’ye saldıracak... İhaleler çoktan dağıtıldı.
İmparatorluğun çöküşü.. ABD küreselleşmesi bitti. Kendi içinde yerelleşme çatışmalarına hazır olun.
Türkiye yükselirken alçalanlar: Menderes iması, Almanya iması, feci son iması. Yahu siz kimsiniz?
*Salgın sonrası fırtına var. *Türkiye 2021’de dünyayı çok daha fazla şaşırtacak!
Batı’nın ileri karakolları son ağır saldırıyı yapıyor. Türkiye’nin yanında durun. Ona güç verin.
Türkiye çok fazla güçlendi. Osmanlı’yı tekrar kuruyor. Avrupa’yı bile tehdit ediyor. Müdahale edip durduralım! CHP ile mi durduracaksınız?
Mutant Virüs paniği
Biden’ın kafasında yeni bir 17-25 Aralık mı var? Yaptırım ve “Türkiye’ye müdahale et” çağrıları: Kimleri harekete geçirdi?
Göklerin, İslâm’ın ordusu.. Türklerin yeniden dönüşü. Türkiye; bütün milletlere, iklimlere ‘Çağrı’nın adıdır.
*Türkiye için bir önerim var! Çok büyük bir hayalim var! *Batı’nın gerilemesi, Doğu’nun yükselişi arasında biz varız. *Sürprizlere hazırlanın!
Suikastlar, puslu havalar.. Ekrem İmamoğlu üzerinden nasıl bir kurgu pazarlanıyor?
“Türk ordusu satıldı” diyen; Karabağ’da Ermeni, Libya’da Hafter, Ege’de Yunan, Suriye’de PKK’dır.
Noldu Zayed! Afrin ve Libya’dan sonra Karabağ’da da kaybettin!
“Türkiye Ekseni”nden Orta Kuşak Projesi’ne. Eğer bu yapılırsa Türkiye dünyanın eksenini değiştirir.
Aliyev yeni güçlü lider profilidir. Aliyev ve Azerbaycan yükseliyor! Erdoğan ve Türkiye fırtınası: “Büyük iddialar” dedik, şimdi “Büyük adımlar” atma zamanı.
Ne o, ABD’den sömürge valisi mi isteyeceksiniz? İstanbul sokaklarına ABD askeri mi çağıracaksınız?
Biden seçimi almadı, Trump tasfiye edildi. Dijital diktatörlük çağı: Twitter başkan devirdi
Trump kazanırsa ne olur? Biden kazanırsa ne olur? Biden Erdoğan’ı mı devirecek? Bizimkiler heyecanla bekliyor!
Batı, İslâm’la savaşı kaybedecek. Türkiye ile savaşı kaybedecek. Erdoğan’la savaşı kaybedecek.
“Acımasız Direniş”i coğrafyaya yaydık. Bu ülkeye inanın, en ön safa geçin.
Adam tek bir cümle ile Türkiye’ye karşı bütün gizli planları açık etti
“Işıklar yanıyor” diyen adam! Türkiye’yi, hepimizi tehdit etti.
Türkiye, kuşatma için gelenleri şoka uğrattı. Peki siz, neredesiniz?
Erdoğan gibi lider profili, Türkiye gibi ülke profili.. Bu bir küresel dalgadır. Artık kimse durduramaz!
Ermenistan üzerinden Türkiye-Rusya-İran savaşı mı planlandı?
Türkiye küresel güç. Şimdi Azerbaycan da yükselecek. İran Ermenistan’ın yanında! Peki, Tahran’ı korkutan ne?
Kafkasya’dan da bir zafer gelecek. Bu iş artık askeri yoldan çözülecek.
Türkiye Doğu Akdeniz’deki güç yapılanmalarını dağıttı. Daha ne sürprizler göreceğiz..
Kuşatma.. Çok daha derin bir hesap var! Türkiye ne yapmalı?
Canan’ı hangi güç getirdiyse Kılıçdaroğlu’nu da o getirdi. Atatürk’ü CHP eliyle bitirecekler!
Arap milleti, sizi Türkiye ile savaşa sürükleyen bu adamı durdurun
Vucic’i aşağılamak, Sırpları aşağılamak. Batı kibri, ABD rezilliği.
'Türkiye korkusu” salgına dönüşmüş.
Erdoğan sömürge düzenini sarsıyor
Karadeniz’de delirdiler. Akdeniz’de çıldıracaklar.
2023’te dünya, olağanüstü bir gücün doğuşuna tanık olacak.
Erdoğan ne diyecek? Bütün ülke o müjdeyi, dünya haberi bekliyor.
Erdoğan’ı devirip, Türkiye’yi durdur
Türkiye’ye karşı Arap cephesi kuranlar kim?
Oruç Reis! “Savunma Yüzyılı” sona erdi!
Beyrut: Hiroşima’nın yıldönümünde o ‘mantar bulutu’nu izlemek.. Biri bize bir mesaj mı veriyor?
“Sevr’in rövanşı” ne demek?
Türk mucizesi! Okyanusa açılan iki kapıyı tutmak!
Medeniyetler Savaşı
Ayasofya! Son Haçlı seferi de durduruldu. “Zulüm 1453’te başladı” diyenler için tarih bitti
Türkiye Doğu Kapısı’nı açık tutmayı bilecektir
O saldırı Türkiye’ye de yapıldı. Bütün güç ve imkanımızla Azerbaycan’ın yanındayız
Ayasofya: Tereddüt edenin tarihi yoktur!
Büyük sözler, büyük iddialar, büyük yükselişler ve çöküşler.
‘Terör Koridoru’ da, ‘Deniz Koridoru’ da işte böyle çökertildi.
ABD ve Avrupa’yı vuran dip dalga ne?
İç işgalci”ler
Öfkeli kalabalıklar Batı başkentlerini vururken, bildiğimiz dünyaya veda..
Türkiye’ye inanmak artık siyasi kimliktir..
Aklım dondu, motoru yaktım, şaştım kaldım!
ABD’de olağanüstü hal.
Onlar; İstanbul sokaklarına “Zulüm 1453’te başladı” yazdı.
27 Mayıs’ı bugüne taşımaya çalışanlar,
Libya’da 2. aşamaya geçildi: Hafter’in karargâhını vurmak.
Türkiye etkisi: Libya’da hesapları nasıl bozuldu?
Bizler, merhamet çağı inşa ediyoruz.
Salgın sonrası nasıl bir dünya?
Türkiye dünyanın en iyisi ve hızla merkeze yürüyor. Peki, düğmeye kim bastı?
Muhammed bin Zaid (Zayed): Terör örgütleri yönetiyor. Bölgesel terörü fonluyor? İnfaz timleri kuruyor. Suikastlar planlıyor.
New York’ta terkedilen 100 cenaze, ABD’yi ayakta tutan her şeyi sıfırladı.
Sokakta, gördüğünüz her yerde, yüzlerine tükürün!
Tarihte hiçbir felaket böyle küreselleşmedi
‘İnsanlığın Anavatanı’nda, ‘Merkez Coğrafya’sında, büyük bir güç yükseliyor.
ABD’de durum korkunç: 24 saatte 4 bin 931 ölü. Silahlı çeteler yol kesiyor. Bu, dünya savaşı çıkartır!
Salgın sonrası nasıl bir dünya kurulacak?
Salgının yayılması durdu mu?
Türkiye’nin hazırlık yaptığı her şey ‘dünya gerçeği’ oldu. Cazgırlık yapanlar utanır mı?
* Korona bize ne anlatıyor?
*Corona (Korona) korkusu mu yoksa insan ırkının gelecek korkusu mu?
* Almanya; aşırı sağ ve İslamofobi için ‘kuluçka ülke’ oldu.
* “Hadi bir Rus uçağı daha düşürüp ABD’ye sığınalım!” Bunu FETÖ denemişti, peki, şimdi kim istiyor? *
* Kamışlı’ya her yer hedef olabilir! *
Yalanlar çağı ya da “Post-Truth” dönem
* Acılar, matemler üzerinden yükselen, “yıldızlaşan” ülke..